Hayatla mücadelesi bitmeyen bir kızdım

Hayatla mücadelesi bitmeyen bir kızdım ben. Evden işe, işten eve bir döngüde yaşıyordum. Günlerim birbirini tekrar eden rutinlerle geçiyordu, taa ki o hayatıma girene kadar. O, hayatıma bir fırtına gibi girdi ve beni asla rahat bırakmıyordu. Her gün, bıkmadan, usanmadan geliyordu. İşten eve döner dönmez, kapımda bitiyordu. İlk başlarda sabırlı olmaya çalıştım, ama her gün tekrarlandığında, bu durum beni yormaya başladı. Her gün ona cevap vermek, taleplerini karşılamak beni tüketiyordu.

Yine bir gün, işten yorgun argın eve döndüm. Kapımın önünde bekleyen o tanıdık silueti gördüğümde içimde bir sıkıntı belirdi. Yine mi, diye düşündüm. Artık bu durumun bir sonu olmalıydı. Kapıyı açarken içimden derin bir nefes aldım, sabrımı toplamak için kendimi zorladım.

Oradaydı, her zamanki gibi. Yüzünde yine o kararlı bakışla beni süzüyordu. İçeri girmeden önce konuşmaya başlamadan kapıyı kapatmayı düşündüm bir an, ama o kadar kolay olmadığını biliyordum. Yine aynı talepler, aynı istekler… Bu durumdan kurtulmanın bir yolunu bulmam gerekiyordu, çünkü bu böyle devam edemezdi.

Onunla konuşmaya karar verdim. Belki de açık ve net bir şekilde konuşmak, bu kısır döngüyü sona erdirmenin tek yolu olacaktı. Sesimi sakin tutmaya çalışarak ona artık bu şekilde devam edemeyeceğimi, benim de bir sınırım olduğunu, kendimi bu kadar sıkışmış hissettiğimde hiçbir şeyi doğru yapamayacağımı söyledim.

O an, sessizliğe büründü. Sözlerimin ağırlığı altında mıydı, yoksa bu durumdan gerçekten yoruldu mu bilmiyordum. Ama bu sefer beni dinliyor gibiydi. O da yorgun görünüyordu, belki de bu bitmek bilmeyen mücadeleden o da yorulmuştu.

Kapıda biraz durakladı, gözlerime baktı ve derin bir nefes aldı. “Tamam,” dedi. “Seni anlıyorum. Artık bu şekilde devam etmeyeceğiz.” O an, üzerimden büyük bir yük kalkmış gibi hissettim. Belki de bu, hayatımda beklediğim bir dönüm noktasıydı.

O gittikten sonra, kapıyı kapatıp içeri girdim. İlk kez eve geldiğimde bu kadar rahatlamış hissediyordum. Artık onunla yüzleşmiş, kendi sınırlarımı çizmiş ve hayatımda kontrolü yeniden ele almıştım. Her şeyin daha iyi olacağına dair bir his vardı içimde.