3 saat önce zil çaldı

Ben de 3-5 kuruş her ay onlara verdim, su faturası kaldı da kalmıştır. Bugün hastanede test yaptıklarında saçlarına jel krem sürmüşler. Şimdi evde yıkasam hasta olur diye düşündüm ’’ diye anlattı. Bir poşet aldım, içine dolaptan yiyecek bir şeyler koydum. Bize müsaade demiştir. Ben de sizinle geleyim poşeti getireyim deyince buyur dedi. Annesi gelmiş yatıyor, beni görünce utandı ayağa kalkmıştır. Belli ki çok hastaydı. Kadın üzüntüden, onca saat işte çalışıp eve ve hastaneye yetişmekten bitmiştir. Yatacak yerleri var, götürdüm hemen elimdekileri buzdolabına kadar. Bir kutu salça, beş yumurta Birkaç salata ve üç patates gördüm dolapta. Bence bu akşam ekmek bile olmayacaktı sofralarında. Müsaadeniz ile dedim, hemen eşime telefon ettim. Arabayı yanaştır kapıdan beni al dedim. Durumu anlatınca; çok üzüldü. Büyük bir markete gitmiştir. Etinden, çamaşırına kadar halletmiştir. Sonra doktor arkadaşımıza telefon da ettik. Sabah hastane de olsunlar saat dokuzda, tüm masrafları benden ne gerekirse bundan sonra demiştir. Eve getirip verdiklerimiz Ayşe’yi de, annesini de çok mutlu etmiştir. Şimdi whatsaptan da yazdık herkese. Onlara bir sene yetecek para toplandı neredeyse. Hem de 1 saat içinde… 21 yıllık evliyiz. Ama hiç evlat sevemedik ve sevemeyeceğiz. Ne yapalım olmadı. İki maaş alıyoruz galiba ilk defa bir işe yaramıştır. İsmim siz de kalsın ama yayınlarsanız insanlar örnek alsın.Çünkü ben sizin paylaşımları okuduğum için, bu akşam o yüzden dedim. Ayşe’ye buyurun içeri geçin. Yoksa eve sokulur mu, kimseye güven olur mu? Neyse kısmetmiş, ayağımıza gelmiştir. Size de teşekkür ederiz, sayeniz de bize bir evlat sevdirdiniz. Yavrum benim küçük Ayşe. Bırakmayacağım artık onu Rabbim ömür verdikçe… Kaynak:=ahfahaber.com